Lazer Göz Ameliyatı Nedir? Nasıl Yapılır?

Lazer göz ameliyatı (refraktif cerrahi, halk arasında “göz çizdirme” olarak da bilinir), gözdeki kırma kusurlarını düzeltmek amacıyla lazer teknolojisinin kullanıldığı bir işlemdir. Lazer ile korneanın (gözün ön kısmındaki saydam tabaka) şekli değiştirilerek ışığın retinaya doğru odaklanması sağlanır ve böylece net görüş elde edilip gözlüksüz ya da lenssiz bir yaşam kalitesi mümkün kılınır. Lazer göz ameliyatı (göz çizdirme) genellikle miyop (uzağı net görememe), hipermetrop (yakını net görememe) veya astigmat gibi görme kusurlarını kalıcı olarak düzeltmek için uygulanır. Lazer göz ameliyatı, gözlük veya kontakt lens kullanmak istemeyen kişiler için güvenilir bir yöntem olarak dünya genelinde yaygın şekilde tercih edilmektedir.

Kimler Lazer Göz Ameliyatı İçin Uygundur?

Lazer göz ameliyatı herkese uygun olmayabilir. Genel olarak uygun adaylarda şu özellikler aranır:

• Yaş ve Derece Stabilitesi: Adayların genellikle en az 18 yaşında olması ve göz numaralarının son 1-2 yıldır değişmeden sabit kalması beklenir. Ayrıca hamilelik veya emzirme döneminde hormonlara bağlı geçici numara değişimleri olabileceğinden bu dönemlerde ameliyat önerilmez.
• Korneanın Sağlığı: Korneası yeterli kalınlıkta ve sağlıklı olmalıdır. Aşırı ince veya şekli bozuk korneası olanlar (örneğin keratokonus hastaları) lazer için uygun değildir, çünkü bu durumlar ameliyat sonrası istenmeyen komplikasyonlara yol açabilir.
• Kırma Kusurunun Derecesi: Miyop olanlarda yaklaşık -8 ila -10 diyoptriye, hipermetrop olanlarda +4 ila +6 diyoptriye kadar olan kırma kusurları lazerle güvenle düzeltilebilir. Daha yüksek derecelerde veya çok ileri astigmat durumlarında lazer yerine göz içi mercek gibi alternatifler değerlendirilir.
• Genel Göz Sağlığı: Aktif göz enfeksiyonu, ileri derecede kuru göz, kontrolsüz glokom gibi lazerin başarısını veya iyileşmeyi etkileyebilecek bir göz rahatsızlığı olmamalıdır. Ayrıca diyabet gibi sistemik hastalıkların da kontrol altında olması istenir.

Yukarıdaki kriterler doktor değerlendirmesiyle kesinleştirilir. Göz doktorunuz detaylı bir muayene ile göz yapınızın lazer göz ameliyatına uygun olup olmadığınızı belirleyecektir.

Lazer Göz Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Lazerle göz ameliyatı genellikle ayakta tedavi (günübirlik) esasında, hastane veya klinik ortamında gerçekleştirilir. İşlem öncesinde gözler damla anestezi ile uyuşturulur (genel anestezi gerekmez) ve böylece hasta herhangi bir ağrı duymaz. Ameliyat süreci oldukça kısadır; çoğu zaman her iki gözün tedavisi toplamda yaklaşık 20-30 dakika içinde tamamlanır.

Operasyon sırasında cerrah, bilgisayar kontrollü bir eksimer lazer yardımıyla korneanın biçimini düzeltir. LASIK yönteminde ilk olarak korneada ince bir kapakçık (flap) oluşturularak kaldırılır. Ardından lazer ışını, kornea dokusundan mikroskobik miktarda doku ablasyonu yaparak korneayı yeniden şekillendirir. Bu sayede korneanın eğriliği, hastanın ihtiyacına göre ya düzleştirilir ya da daha kavisli hale getirilir. LASIK yönteminde bu lazer uygulaması, korneadaki flap’in kaldırılıp kenara alınmasıyla gerçekleşirken PRK gibi yüzeysel yöntemlerde flap oluşturulmaz. PRK’da korneanın en üst epitel tabakası tamamen çıkarıldıktan sonra lazer doğrudan kornea yüzeyine uygulanır.

Her iki durumda da lazer aşaması genellikle sadece saniyeler sürer ve işlem sırasında hasta yalnızca hafif bir basınç hissi duyabilir. Görme kusurunun düzeltilmesi için gerekli kornea şekillendirmesi tamamlandıktan sonra (LASIK’te flap kaldırılmışsa yerine geri yatırılarak), işlem sona erer. Ameliyat bitiminde hasta kısa bir dinlenmenin ardından evine gönderilir.

İki gözde birden görme kusuru varsa genellikle her iki göz de aynı seansta, art arda ameliyat edilirnhs.uk. Operasyon sonrasında gözler bandajlanmaz ancak geçici olarak koruyucu bir gözlük veya kontak lens kullanılabilir. İlk 24 saat boyunca gözlerin ovuşturulmaması ve doktorun verdiği damlaların düzenli kullanılması önemlidir.

Lazer Göz Ameliyatının Avantajları

Lazer göz ameliyatının (göz çizdirme) gözlük ve kontakt lens kullanımına kıyasla birçok avantajı vardır:

• Hızlı ve Konforlu İşlem: Ameliyat süresi kısadır (genellikle dakikalar içinde tamamlanır) ve lokal anestezik damlalar sayesinde işlem sırasında ağrı duyulmaz. Hasta, işlem bitiminde kısa bir dinlenme sonrası evine gidebilir.
• Yüksek Başarı Oranları: Lazer cerrahisi, uygun adaylarda görme kalitesini belirgin şekilde yükseltir. Örneğin LASIK uygulanan hastaların %90’ından fazlası ameliyat sonrasında gözlüksüz 20/20 (tam) görme keskinliğine ulaşabilmiştir. Birçok kişi lazer ameliyatı sonrasında günlük hayatını gözlük veya lens ihtiyacı olmadan sürdürebilmektedir.
• Çabuk İyileşme: Operasyon sonrasında görme genellikle çok hızlı şekilde netleşir. LASIK yönteminde çoğu hasta ameliyattan sonraki ilk 24 saat içinde normal günlük aktivitelerine dönebilir. PRK gibi yüzeysel yöntemlerde iyileşme birkaç gün daha uzun sürse de genel olarak lazer cerrahisinden sonra işe dönüş ve normal hayata kavuşma süresi kısadır.
• Kalıcı ve Kaliteli Görme: Lazerle kornea kalıcı olarak yeniden şekillendirildiği için elde edilen görme düzelmesi uzun vadelidir. Sonuçlar yıllarca devam eder ve hastalar gözlük veya lens bağımlılığından kurtularak yaşam kalitelerinde artış deneyimler.
• Güvenilirlik: Bu alandaki teknolojiler ve teknikler 30 yılı aşkın süredir gelişmektedir. Lazer göz ameliyatları genel olarak güvenli kabul edilir. Ciddi komplikasyon oranları %1’in altındadır. Hastaların büyük çoğunluğu sonuçlardan memnun kalmakta, yan etkiler ise genellikle geçici ve yönetilebilir düzeydedir.

Elbette her tıbbi işlemde olduğu gibi lazer ameliyatında da bazı riskler mevcuttur; ancak uygun hasta seçimi ve deneyimli cerrahlar sayesinde bu riskler minimuma indirilmiştir. Günümüzde dünya çapında milyonlarca insan, lazer göz cerrahisinin sağladığı net görüş ve özgürlük sayesinde hayat kalitelerini artırmıştır.

Lazer Göz Ameliyatı (Göz Çizdirme Ameliyatı) Yöntemleri

Lazer göz ameliyatında (göz çizdirme) birden fazla yöntem bulunmaktadır. Hepsi aynı prensipte (kornea dokusunun lazer ile şekillendirilmesi) çalışmakla birlikte, uygulanış biçimlerinde bazı farklar vardır. Başlıca yöntemler şunlardır:

• LASIK (Laser-Assisted In Situ Keratomileusis): En yaygın uygulanan lazer göz ameliyatı tekniğidir. Korneada ince bir kapakçık (flap) oluşturulduktan sonra alttaki doku lazerle şekillendirilir ve kapakçık yerine geri yatırılır. Bu sayede iyileşme hızlı ve konforlu olur; genellikle 1-2 gün içinde görme büyük oranda netleşir. (Detaylı bilgi için LASIK yöntemine özel yazımıza göz atabilirsiniz.)
• PRK (Fotorefraktif Keratektomi): İlk geliştirilen lazerle düzeltme yöntemlerindendir. PRK’da korneada flap kaldırılmaz; bunun yerine korneanın en üst epitel tabakası tamamen alınır ve lazer doğrudan kornea yüzeyine uygulanır. Epitel birkaç gün içinde kendini yeniler, bu süreçte hafif ağrı ve bulanık görme olabilir. PRK sonrası görme iyileşmesi LASIK’e kıyasla daha yavaş (birkaç hafta içinde) gerçekleşir. Bununla birlikte PRK, özellikle korneası ince olan hastalarda tercih edilebilen güvenli bir seçenektir. (Detaylı bilgi için PRK yöntemi ile ilgili yazımıza bakabilirsiniz.)
• SMILE (Small Incision Lenticule Extraction): Yeni nesil lazer cerrahisi tekniklerindendir. SMILE’da LASIK’tekine benzer şekilde excimer lazer kullanılır ancak geniş bir kornea flap’i oluşturulmaz. Bunun yerine femtosaniye lazer ile kornea içerisinde mercek şeklinde ince bir doku tabakası (lentikül) kesilir. Küçük bir kesiden bu lentikül çıkarılarak kornea şekli değiştirilmiş olur. SMILE yönteminde kesi çok küçük olduğundan teorik olarak flap kaldırmaya göre göz yüzeyinde daha az hasar ve daha az kuruluk görülmesi beklenir. (Detaylı bilgi için SMILE lazer cerrahisi yazımızı inceleyebilirsiniz.)
• No-Touch (Transepitelyal PRK): PRK tekniğinin geliştirilmiş bir versiyonudur. “No-touch” (temassız) olarak adlandırılmasının sebebi, ameliyat sırasında göze mekanik bir aletle temas edilmemesidir. Transepitelyal PRK’da korneanın üst epitel tabakası da dahil olmak üzere tüm işlem tek adımda excimer lazerle gerçekleştirilir; yani lazer hem epitel dokusunu kaldırır hem de korneayı şekillendirir. Bu sayede klasik PRK’ya kıyasla işlem süresi kısalabilir ve erken dönem iyileşme daha konforlu olabilir. (Detaylı bilgi için No-touch lazer yöntemi yazımıza göz atabilirsiniz.)

Her yöntemin kendine göre avantaj ve dezavantajları bulunur. Hangi tekniğin sizin için en uygun olacağı, göz yapınıza ve kırma kusurunuzun derecesine göre belirlenir. NetGöz’ün ilgili sayfalarından her bir yöntem hakkında daha detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.

Aşağıdaki videoda örnek olarak LASIK ameliyatının yapımına dair hazırladığımız video mevcut

Aşağıdaki görselde örnek olarak adım adım LASIK ameliyatının yapımını anlattık. Diğer tedavi yöntemleri ve aşamaları için ilgili içeriklerimizi inceleyebilirsiniz.

Lazer Göz Ameliyatı Başarı Oranları ve Hasta Memnuniyeti

Lazer göz ameliyatları, dünya genelinde yüksek başarı oranları ve hasta memnuniyeti ile dikkat çekmektedir. İşte bazı güncel istatistikler:

• LASIK: Amerikan Refraktif Cerrahi Konseyi’ne göre, LASIK ameliyatı geçiren hastaların %99.5’i 20/40 veya daha iyi görme seviyesine ulaşmaktadır. Ayrıca, hastaların %90.8’i 20/20 veya daha iyi görme elde etmektedir. Kaynak: https://americanrefractivesurgerycouncil.org/lasik/
• SMILE: SMILE prosedürü uygulanan hastaların %99’undan fazlası 20/40 veya daha iyi, %90’ından fazlası ise 20/20 görme seviyesine ulaşmaktadır. Kaynak: Manhattan Eye
• Hasta Memnuniyeti: LASIK ameliyatı sonrası hasta memnuniyeti oranı %95.4 olarak rapor edilmiştir.

Bu yüksek başarı ve memnuniyet oranları, lazer göz ameliyatlarının güvenilirliğini ve etkinliğini göstermektedir.

Kırma Kusurlarına Göre Uygun Lazer Ameliyatı Yöntemleri

Her bireyin göz yapısı ve kırma kusuru farklıdır. Bu nedenle, en uygun lazer ameliyatı yöntemi kişiye özel olarak belirlenmelidir. Aşağıdaki tablo, genel bir rehber niteliğindedir:

*Not: Her hasta özeldir ve en uygun tedavi yöntemi, detaylı bir göz muayenesi sonrası belirlenmelidir.

Lazer Göz Ameliyatı Fiyatları

Not: Fiyatlar ortalama fiyatlardır ve bir göz içindir.

Türkiye, lazer göz ameliyatı konusunda hem teknolojik altyapısı hem de uzman hekimleri ile uluslararası alanda tercih edilen ülkelerden biridir. En büyük avantajı ise aynı kalitedeki işlemleri çok daha uygun fiyatlara sunabilmesidir.

Avrupa ve ABD’de lazer göz cerrahisi 2.000 – 4.500 dolar arasında değişirken, Türkiye’de aynı işlemler 15.000 – 45.000 TL gibi daha erişilebilir rakamlara yapılabilmektedir. Bu nedenle her yıl binlerce yabancı hasta, yalnızca tedavi olmak için değil, aynı zamanda konforlu bir sağlık tatili yaşamak amacıyla Türkiye’yi tercih etmektedir.

Modern göz klinikleri, kısa iyileşme süresi ve Türk sağlık sisteminin uluslararası başarısı sayesinde Türkiye, lazer göz ameliyatında global bir merkez haline gelmiştir.

Lazer Göz Ameliyatı Sonrası

Lazer göz ameliyatından sonra iyileşme süreci genellikle hızlıdır. Çoğu hasta, birkaç saat içinde görme netliğinde belirgin bir fark hisseder ve ertesi gün günlük yaşamına dönebilir. Hafif batma, sulanma ya da bulanıklık gibi etkiler ilk birkaç gün içinde geçer.

Ancak bu süreç, uygulanan yönteme ve kişinin göz yapısına göre değişiklik gösterebilir.
➡️ Detaylı bakım önerileri, ilk gün nelere dikkat etmeniz gerektiği ve doktorların tavsiyeleri için Lazer Göz Ameliyatı Sonrası Rehberimizi inceleyin.

Lazer göz ameliyatı güvenli midir? Riskleri var mı?

azerle göz düzeltme ameliyatları uzun süredir başarıyla uygulanmaktadır. Araştırmalar, LASIK’in güvenli olduğunu ve komplikasyon riskinin %1’den düşük olduğunu göstermektedir. Elbette her cerrahide olduğu gibi bazı riskler mevcuttur; ancak ciddi komplikasyonlar son derece nadirdir. En sık rastlanan yan etkiler arasında geçici kuru göz ve özellikle gece görülebilen ışık haleleri sayılabilir. Neyse ki bu tür yan etkiler genellikle birkaç hafta içinde kendiliğinden düzelir.

Lazer göz ameliyatı sırasında veya sonrasında ağrı hisseder miyim?

İşlem sırasında gözünüze damlatılan anestezik damlalar sayesinde herhangi bir ağrı ya da acı hissetmezsiniz. Ameliyat, göz kapağınızı nazikçe açık tutan bir aparat eşliğinde yapılır ve yalnızca hafif bir basınç hissi duyabilirsiniz. Operasyon sonrasında LASIK gibi yöntemlerde genellikle sadece birkaç saat süren batma veya kuruluk hissi olabilir ve bu rahatsızlıklar ilk günün ardından hızla geçer. PRK gibi yüzeyel yöntemlerde ilk birkaç gün gözde batma ve ışık hassasiyeti yaşanabilir, ancak doktorunuzun önerdiği damlalar ve koruyucu lens kullanımıyla bu dönem rahat atlatılır.

Lazer ameliyatının etkisi kalıcı mıdır? İleride yeniden bozulma olur mu?

Lazer cerrahisi ile korneada yapılan değişiklik kalıcıdır; yani düzeltilen görme kusuru büyük ölçüde geri gelmez. Özellikle numarası uzun süredir sabit olan hastalarda sonuçlar yıllarca korunur. Nadir durumlarda, yıllar sonra bir miktar gerileme (regresyon) görülebilir ancak bu genellikle hafif düzeydedir ve çoğu kişi hiçbir zaman eski derecelerine dönmez. Unutulmamalıdır ki yaşlanmanın doğal bir sonucu olarak 40’lı yaşlarda ortaya çıkan yakını görme zorluğu (presbiyop) veya katarakt gibi başka durumlar lazer ameliyatından bağımsız şekilde gelişebilir; bu durumlar ortaya çıktığında ileride gözlük kullanımı veya ek tedaviler gerekebilir.

Lazerle Göz Ameliyatı sonrası iyileşme nasıldır?

Lazerle göz ameliyatı sonrası iyileşme genellikle hızlı ve sorunsuzdur. LASIK yönteminde hastalar birkaç gün gibi kısa bir süre içinde işe dönebilecek ve araç kullanabilecek düzeyde görmeye kavuşurlar. Hatta birçok LASIK hastası ameliyatın ertesi günü günlük hayatına rahatça devam edebilmektedir. PRK yönteminde ise ilk birkaç gün görmede hafif bulanıklık normal olup netleşme kademeli gerçekleşir; genellikle bir hafta içinde günlük aktiviteler yapılabilir hale gelinir. Doktorunuz ameliyat sonrasında kaçınılması gereken aktiviteler (ör. belirli bir süre göze su kaçırmamak, gözleri ovalamamak) konusunda bilgi verecektir. Bu önerilere uyarak ve verilen damlaları kullanarak birkaç hafta içinde tam bir iyileşme sağlanır.

Lazer ameliyatında iki göz aynı anda mı tedavi edilir?

Evet. Lazerle yapılan görme düzeltme ameliyatlarında genellikle her iki göz de aynı seansta peş peşe ameliyat edilir. Böylece tek bir iyileşme süreci ile her iki göz de kısa zamanda normal görme yetisine kavuşur. Bazı istisnai durumlar dışında (örneğin yalnızca tek gözde bozukluk olması gibi) hastanın iki gözü için ayrı ayrı operasyon yapmak gerekmez.